KÖŞE YAZILARI
1-2 Ağustos İş Bırakma
25 Temmuz 2023

Türkiye’de Hekim olmak…
Türkiye’de Aile Hekimi olmak…
Şu iki satırı okurken ilk olarak zihnimizden neler geçti? Meslek hayatımızdaki başarılarımız, hastalarımızın bize karşı saygı ve sevgisi, dünya standartlarında refah seviyemiz, umut dolu yarınlarımız mı? Bunların olmasını hepimiz dilerdik elbet; ama ne yazık ki hekimlik sanatını layıkıyla icra etmekten, insanca yaşamaktan o kadar uzak noktaya getirildik ki.
Mesleğini yaparken mutlu musun sayın meslektaşım?
85 milyona ulaşmış nüfusu ile dünyanın en kalabalık 18. ülkesi haline gelen Türkiye’de, her geçen gün sağlık sistemimiz içinden çıkılmaz karanlık bir girdabın içerisine sürükleniyor. Bir yanda sağlığın temel ön koşul ve kaynaklarından uzak kalan toplum ve artan hastalıklar, diğer yanda ağır çalışma şartlarında sağlık hizmeti sunmaya çalışan bizler..
Tıp kitaplarında yazılanları eksiksiz yerine getirmeye çalışan ve bunu hasta başına maksimum 5 dakika ayırarak yapmaya çalışan bizler! Mesaide onlarca hasta baktıktan sonra yorgun düşüp, yaşamın hazzını bile tatmaya mecali kalmayan “olağan ötesi bir teknisyen” haline getirilen bizler! Hekimlik yapmaya vakit bulamayan, her geçen gün artan ASM giderlerinin hesabını denkleştirmeye çalışan “tüccar” haline getirilen bizler! Sağlık okuryazarlığının yetersizliği, kışkırtılmış sağlık talebi ile hastaların usülsüz istek ve ısmarlamalarına karşı koyan, ALO 184 SABİM hattına kolayca şikayet edilen, idareciler tarafından yalnızca bu anlamsız şikayetlere istinaden yapılan denetimlerle yıldırılan bizler…
Şu şartlarda nasıl mutlu olabiliriz ki.
Şiddet görüyoruz.
Tehdit ediliyoruz.
Öldürülüyoruz.
Ve en acısı tüm bunlara rağmen muhataplarımız tarafından görmezden geliniyor, güvensiz çalışma ortamlarımızda bir başımıza “sıradaki hangimiz” korkusu ile çalışmaya mecbur bırakılıyoruz.
OECD ülkeleri ile kıyasta üye ülke aile hekimlerinin günlük muayene sayısının katbekatı hasta bakarken kuş kadar hakedişlere layık görülüyoruz. Üstüne acımasız vergi dilimleri ile her ay emeğimizin karşılığından oluyoruz. ASM giderlerimiz asgari ücret zammına endeksli iken, memur zammına endeksli cari gider ödeneği ile artan maliyetler altında eziliyoruz.
Durum ortada, böyle giderse gelecek parlak değil…
Hekimlik onuruna dokunan kararlara karşı, emeğimizin sömürülmesine karşı daha ne kadar sessiz kalacağız ?!
Daha ne kadar dibe vurabiliriz ?!
Artık göğsümüzü gere gere “Hekimim” demeyi bırakın memurum demekten utanır hale geldik.
Kısa adı SABİM olan “Sağlık ve Sosyal Hizmet Birlik ve Mücadele Platformu” 2 aile hekimliği federasyonu, 19 sendika olmak üzere, toplam 21 STK'nın birlikteliğinden oluşan bir platform olarak kuruldu. Bu birliktelik ile ortak taleplerimiz açıklanacak, büyük kitlesel eylemselliklere başlanacaktır. Taleplerimizi dile getirme amaçlı ilk iş bırakma eylemi, 7. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinin başlayacağı 1 - 2 Ağustos 2023 tarihlerinde gerçekleşecek.
Haydi olmaz denileni, yapılamaz denileni yapalım. Sadece bizim olanı, yani biz olanı, gelin beraber haykıralım ! Sağlıkta şiddet, mali haklar, özlük hakları, çalışma koşulları ve liyakat başlıkları altındaki taleplerimizi gür sesle hep beraber duyuralım.
Nitelikli sağlık hizmeti oluşumu için verilecek bu mücadelede sadece kendimiz için değil hastalarımız için de mücadele ettiğimizin bilinciyle tüm halkımızı yanımızda olmaya davet edelim.
Korkuyor musunuz? Korkacak ne kaldı ki?
Dernek veya sendika üyesi değilim, eylemlere katılabilir miyim diyorsanız eğer;
Evet, katılabilirsiniz. Danıştay 12. Daire 2016/269 sayılı Karar’a göre : Türkiye genelinde sendika kararları ile düzenlenen iş bırakma eylemlerine katılmak demokratik bir haktır. Ülke genelinde yapılan sendikal karar bulunan eylemlere katılan sendika üyesi olsun olmasın her birey bu hakkını kullanmış olacaktır. Bu nedenle disiplin cezası verilmesi demokratik bir hakkın kullanılmasına engel olacağı için kabul edilmemektedir, disiplin cezası uygulanamaz.
Sessiz kalmak kabul etmektir. Duyarsız kalmayalım, birileri ses çıkarıyor yeter demek yerine hep beraber elimizi taşın altına koyalım. Demokratik tüm haklarımızı kullanalım.
Haydi !
1-2 Ağustos 2023 tarihlerinde “Hekimlik” yapmamıza mani olanlara gür sesle DUR diyelim !
Sadece bizim olanı, yani biz olanı, gelin beraber haykıralım !
BİRLİK OLALIM ve bu son olsun…
Ankahed Basın Komisyonu Başkanı Dr. Mehmet Ali ÖNEY